gundem
Ataşehir’den İpsala’ya uzanan firar! Sarallar davasında tutuklanan Merve Özbey’in eşi tahliye edildi

Sarallar suç örgütünün önemli isimlerinden Turan Yıldırım’ın yurt dışına kaçırılmasıyla ilgili olarak tutuklanan şarkıcı Merve Özbey’in eşi Kenan Koçak tahliye edildi. Aynı davada 19 sanık daha serbest kaldı.
Sarallar suç örgütüne ilişkin yargılamada yeni bir gelişme yaşandı.
Suç örgütünün önemli isimlerinden Turan Yıldırım’ın yurtdışına kaçırılmasına adı karışan ünlü şarkıcı Merve Özbey’in eşi Kenan Koçak ile Edirne İl Emniyet Müdürlüğü’nde görevli 3. Sınıf Emniyet Müdürü M.D.K.’nin aralarında yer aldığı 62 sanıklı davanın görülmesine devam edildi.
İstanbul 39. Ağır Ceza Mahkemesi’nde geçen günlerde görülen duruşmaya aralarında Kenan Koçak’ın da bulunduğu bir kısım tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları hazır bulundu.
Duruşmada savunma yapan sanıklar, mahkemeden beraatlarını ve tahliyelerini talep etti.
Savunma yapan sanık avukatları da, müvekkillerinin beraatlarını istedi.
MERVE ÖZBEY’İN EŞİNE TAHLİYE
Alınan savunma ve beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Kenan Koçak’ın da aralarında bulunduğu 20 sanığın, tutuklulukta geçirdikleri süreyi göz önünde bulundurarak tahliyelerine, dokuz sanığın ise tutukluluk hallerinin devamına hükmederek, duruşmayı erteledi.
ATEŞEHİR’DEN İPSALA’YA UZANAN FİRAR
Sarallar suç örgütü üyelerinden Turan Yıldırım’ın, Edirne Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü M.D.K. ile ünlü şarkıcı Merve Özbey’in müteahhit eşi Kenan Koçak’ın yardımıyla Yunanistan’a firar ettiği ortaya çıkmıştı.
Olaya ilişkin başlatılan soruşturmada polis müdürü ve Özbey’in eşi Koçak’la beraber beş kişi tutuklanmıştı.
Tutuklanan polis müdürü M.D.K., ifadesinde suçlamaları reddetmişti. M.D.K, Turan Yıldırım’ın Malkara’ya kadar kendisiyle gitmesinin tesadüf olduğunu, tesadüf değilse olayın bilgisi dışında gerçekleşen bir durum olduğunu savunmuştu.
Koçak ise iki araçla yola çıktıklarını, İpsala’ya geldiklerinde M.D.K.’nin yanlarından ayrıldığını anlatmıştı.
29 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENMİŞTİ
İddianamede, şüpheli Kenan Koçak hakkında suçluyu kayırma, göçmen kaçakçılığı, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etmek suçlamalarıyla 13 yıl 9 aydan 29 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edilmişti.
İddianamede ayrıca, emniyet müdürü M.D.K’nin kamu görevlisi olması nedeniyle aynı suçlardan 14 yıldan 35 yıl 6 ay yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.
FİRARİ YILDIRIM HAKKINDA KIRMIZI BÜLTEN ÇIKARILDI
Hazırlanan iddianamede, kırmızı bülten kararı çıkarılan şüpheli Turan Yıldırım’ın, nitelikli yağma, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak, kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 30 yıldan 60 yıla kadar hapsi istenmişti.
gundem
Türk Escobar soruşturması tamam: Uyuşturucuyu ihracat gibi gösterdiler, paraları paravan şirketle akladılar

Tutuklu bulunduğu cezaevinde yaşamını yitiren Türk Escobar lakaplı Ürfi Çetinkaya’nın liderliğini yaptığı suç örgütüne yönelik soruşturma tamamlandı. Dört şüpheli için 292’şer yıla kadar hapis cezası istendi.
Türk Escobar olarak tanınan uyuşturucu baronu Ürfi Çetinkaya’nın liderliğini yaptığı uluslararası uyuşturucu çetesine yönelik soruşturma tamamlandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 147 kişi şüpheli sıfatıyla yer aldı.
ÜRFİ ÇETİNKAYA: KAÇAKÇILIKTAN, SUÇ ÖRGÜTÜ LİDERLİĞİNE
Hazırlanan iddianamede, Çetinkaya’nın 1970’li yıllarda sigara kaçakçılığı, 1980’li yıllarda silah, mermi ve gümrük kaçakçılığı, 1990’lı yıllarda ise uyuşturucu kaçakçılığı suçlarından tanındığı, uyuşturucu madde imal ve ticareti, kara para aklama, adam öldürme, yaralama ve tehdit gibi olayların şüphelisi olarak yer aldığı ancak yaptırdığı okul ve sağlık ocağı gibi kurumlarla hayırsever iş insanı görüntüsü vermeye çalıştığı anlatıldı.
İddianamede; Çetinkaya ailesi ve şirketlerinin kara para aklama faaliyetlerine yönelik incelemeler yapılmış olmasına rağmen, açılan davaların zamanaşımına uğradığının belirlendiği anlatıldı.
YÜZLERCE FARKLI İŞLEMLE PARA TRANSFERİ
Söz konusu şirketlerin faaliyetlerine devam ettiği belirtilerek, bu kapsamda Çetinkaya ailesi tarafından yönetilen şirketlerce suçtan elde edilen gelirlerin yüzlerce farklı işlemle para transferi ve dönüştürme faaliyeti gerçekleştiği belirtildi.
“UYUŞTURUCU GELİRİ İHRACAT GİBİ GÖSTERİLDİ”
Ailenin, çalışanları veya güvendikleri kişiler üzerine malvarlığı edinerek şirketler kurdukları, ödemeleri çalışanlarına ait hesaplar üzerinden gerçekleştirdikleri, el konulan şirketlerde çalışanlarını görünürde ortak, yönetim kurulu üyesi, kayyum veya tasfiye memuru olarak atadıkları, uyuşturucu gelirlerinin ihracat geliri gibi gösterilerek veya döviz büroları ve kuyumcular üzerinden Türkiye’ye getirdiği ifade edildi.
Ayrıca Malta’da ve Türkiye’de denizcilik şirketleri kurularak, şirketlerin uyuşturucu ticareti yapma amacıyla kullanılmış olabilecekleri yönünde kuvvetli şüphelerin bulunduğu kaydedildi.
ABİ, AMCA, ŞEF VE DAYI DİYORLARDI
Suç örgütü şüphelilerinin faaliyetlerinin yalnızca uyuşturucu ticareti ve kara para aklama ile sınırlı olmadığının aktarıldığı iddianamede, özellikle uyuşturucu ticareti suçunun, toplum sağlığını doğrudan tehdit ederek bireylerin fiziksel ve psikolojik iyilik hallerini zayıflattığı, böylece sosyal yapının temel dinamiklerini olumsuz yönde etkilediği belirtildi.
Örgüt yöneticileri ve üyelerinin talimatlarını doğrudan veya dolaylı olarak Ürfi Çetinkaya’dan aldığı, örgüt içi iletişimde kendisinden abi, amca, şef ve dayı gibi unvanlarla bahsedildiği ifade edildi.
KURYELİK YÖNTEMLERİ GELİŞTİRDİLER
Örgütün işleyişinde, uyuşturucu madde ticareti ve suç gelirlerinin aklanması olmak üzere iki temel faaliyet alanının belirginleştiğinin belirtildiği iddianamede, uluslararası bağlantılara sahip olan örgütün, sevkiyat sürecinde gizlilik ve güvenliği sağlamak adına kriptolu iletişim araçlarını ve çeşitli kuryelik yöntemlerini kullandığı belirlendi.
PARAVAN ŞİRKETLER VE OFF-SHORE MERKEZLER
Örgüt üyelerinin diğer kısmının ise, suçtan elde edilen gelirlerin ekonomik sisteme entegre edilmesi faaliyetlerini yürüttüğü, bu süreçte paravan şirketler, uluslararası banka hesapları ve off-shore merkezler gibi araçlar kullanılarak suç gelirlerinin meşru bir görünüme kavuşturulmasının hedeflendiği, özellikle, faaliyetlerin sistematik bir şekilde yürütülmesinin, örgütün finansal kaynaklarının sürekliliğini sağladığı ve örgütü ekonomik açıdan güçlü bir yapıya dönüştürdüğü ifade edildi.
Hazırlanan iddianamede Ürfi Çetinkaya, Ali Korman Erbacıoğlu, Sinan Köroğlu, Şahin Sekman ve Rojdi Tekin isimli şüphelilerin suç örgütünü sistematik bir şekilde talimatlarla yönettikleri anlatıldı.
“TÜRKİYE’YE NAKİL SÜRECİNİ YÖNETTİLER”
Özellikle bu kişilerin, uyuşturucu ticareti ve suç gelirlerinin aklanması eylemlerinde kilit bir rol oynadıkları, örgüt üyelerine düzenli olarak talimatlar vererek hem uyuşturucu sevkiyatlarını ve dağıtım ağının işleyişini organize ettikleri belirtildi.
Şüphelilerin uyuşturucu ticaretinden elde edilen gelirlerin yurt dışından Türkiye’ye nakline ilişkin süreci yönettikleri, suç örgütü üyelerinin liderlerden aldıkları talimatlarla uyuşturucu sevkiyatlarını organize ettikleri, uyuşturucunun dağıtımını sağlayan ağları yönetmekle birlikte suç gelirlerinin yurt dışına aktarılması ve ülke içine entegre edilmesi süreçlerini de yönlendirdiklerinin tespit edildiği belirtildi.
HANGİ CEZALAR İSTENDİ?
Hazırlanan iddianamede, örgütü yönettikleri iddia edilen şüpheliler Ali Korman Erbacıoğlu, Şahin Sekman, Sinan Köroğlu ve Rojdi Tekin’in suç işlemek amacıyla örgüt kurma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama ve İspanya, Bulgaristan ile Bodrum’da yakalanmasından dolayı üç kez uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma suçlarından toplamda 190’ar yıldan 292’şer yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Diğer şüphelilerin ise değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılması istendi.
BAZI ŞİRKETLERİN FAALİYET İZNİNİN İPTALİ İSTENDİ
İddianamede ayrıca, 30 şüphelinin sahibi veya ortağı olduğu tespit edilen ve suçtan elde edilen gelirlerle doğrudan bağlantılı olduğu öne sürülen şirketlerine idari para cezası verilmesine, ayrıca söz konusu şirketlerin ayrı ayrı faaliyet izinleri iptaline karar verilmesi istendi.
Öte yandan iddianamede, tutuklu bulunduğu cezaevinde ölen Ürfi Çetinkaya’nın da arasında bulunduğu dört kişi hakkında malvarlığı değerlerinin gayrimeşru kaynağını gizlemek, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, gözaltına alınan veya tutuklunun kaçmasına imkan sağlama, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, ruhsatsız silah bulundurma, suçluyu kayırma, uyuşturucu veya uyarıcı madde ithal etme suçlarından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi.
gundem
İzmir’de orman yangınları sürüyor: Ödemiş, Buca ve Çeşme’de son durum

İzmir’in üç ilçesinde orman yangınlarıyla mücadele sürüyor. Ödemiş’teki yangında bugün bir kez daha alevler yükseldi. İlçede yedi mahalle tahliye edildi. Çeşme’deki yangın kontrol altına alınırken, Buca’da da alevlerle mücadele sürüyor.
gundem
İzmir’de orman yangınları kontrol altına alındı

İzmir’in Çeşme, Buca, Ödemiş ilçelerindeki orman yangınları kontrol altına alındı. Bölgelerde soğutma çalışmaları devam ediyor.
-
gundem4 gün ago
Resmi Gazete’de bugün (4 Temmuz 2025 Resmi Gazete kararları)
-
sağlık3 gün ago
Yaz sıcağında en riskli ürünler: Zehirlenmeye davetiye çıkarıyorlar
-
gundem7 gün ago
Devlet Bahçeli’den Leman’a karikatür tepkisi: İğrenç saldırıyı nefretle lanetliyorum
-
sağlık4 gün ago
Cennet hurmasını doğru tüketiyor musunuz? Meğer böyle bir faydası varmış
-
sağlık3 gün ago
Covid vakaları fırladı: “Süper bulaşıcı Frankenstein varyantı”
-
gundem4 gün ago
Türk Escobar soruşturması tamam: Uyuşturucuyu ihracat gibi gösterdiler, paraları paravan şirketle akladılar
-
gundem4 gün ago
Diogo Jota’nın eşi Rute Cardosa kimdir?
-
gundem6 gün ago
Ayhan Bora Kaplan’ın rüşvet davası: Banka hesapları incelenecek